Velhasıl

‘Geçmis’, ‘bugün’ dedigimiz seyin içinde sakli duran bir anilar yumagi. Ayni zamanda gelecekten de kehanetler içeren bir yumak bu. Yasadigimiz her sey, ardimizdan yuvarlanip birikerek ‘simdi’yi olusturdugu için geçip gitmis; kaybedilmis bir sey de yok aslinda. Zamanin kendine ait bir siddeti ve gücü var. Hatirladigimizda bize aci ve keder veren seyler sakli içinde. Ama yaralarimizin merhemi de kabugunun altinda ve ne yazik ki Misri’nin dedigi gibi; bizim dermanimiz, yine derdimizden baskasi degil.

Ercan Kesal’in yirmi yili asan yazi serüveninden, renkli bir seçkiBellek üzerine ve hatiralar üzerine çok sey var bu metinlerde Ercan Kesal’in sinema ve yazma deneyimine dair ve yasama deneyimine dair, hayatinda (bazilari, birçogumuzun hayatinda) iz birakmis insanlarla ilgili küçük hikâyeler, anekdotlar, ayrintilar var. Bir minnet, sevgi ve saygi hasilati var. Ama bir hatira kitabi degil bu. Bellegi yardima çagirarak, hayat ve insan olmak hakkinda, acilar sizilar hakkinda yeniden yeniden düsünmenin kitabi. Insan kalacagiz! israrinin, Basin öne egilmesin! direncinin kitabi