Acımasız Şampiyon Kevin Durant En İyisi Olmanın Peşinde

NBA daha önce Kevin Durant gibi bir oyuncu görmemisti. Larry Bird onun kadar çabuk ve hizli degildi; Magic Johnson’in sut menzili onunkiyle mukayese bile edilemezdi; Michael Jordan ise 2,10 metre boyunda degildi. Durant, topu Allen Iverson gibi kontrol edebilen, Dirk Nowitzki gibi sut atabilen ve Kobe Bryant’in skorerlik içgüdülerini barindiran bir numuneydi. Ve bunlarin hepsini, Hakeem Olajuwon’inki kadar büyük bir cüsseye sahipken yapiyordu. Bir pivotu andirsa bile, aslinda modern bir guard gibi oynuyor ve tipki bu ekolün öncülerinden Kevin Garnett misali o da essiz bir potansiyel vadediyordu. Fakat en nihayetinde Kevin Durant, kendinden baska kimseye benzemiyordu. O, ligdeki her takimin rüyalarinda bile göremeyecegi kadar kiymetli bir cevher ve tüm rakiplerin kâbusu haline gelen durdurulamaz bir yildiz olmak için dogmus ve tüm ömrünü basketbola adamisti.

Golden State ile geçirdigi muhtesem bir ilk sezonun sonunda Durant, herkesin giptayla baktigi “NBA Finalleri’nin En Degerli Oyuncusu Ödülü”nü kazandi; 2017 Final serisinin her maçinda Warriors’in en skorer ismi olup, takiminin kupayi LeBron James’ten ve ligin son sampiyonu Cleveland Cavaliers’dan söküp almasina yardim ederek muradina erdi. Yetmedi, böylesi basarilari 2018 Finalleri’nde bir daha tekrarladi. Ama yapacaklari henüz bitmedi.

“Altin Bilek” kitabinin da yazari olan Marcus Thompson, Durant’in ilham verici macerasini bu eserde sizler için kaleme aldi. Durant’in Washington D.C. mahallelerinde yoksulluk içerisinde geçen çocuklugunu, ciliz ve uzun fizigi yüzünden gençliginde maruz kaldiklarini, Oklahoma City için bir yildiza ve yerel kahramana dönüsmesini, tarihin en büyük oyuncusu haline gelmek ve sampiyonluk kazanmak ugruna NBA’deki ezeli rakiplerinden Golden State Warriors’a transfer olup hem ligin hem de tarihin dengelerini degistirme sürecinde yasananlari bu satirlarda bulacak; NBA’de imaj ugruna feda edilenleri, büyüklük ve basari için nelerin göze alinabilecegini ve bu ugurda ödenen bedelleri okurken sizler de Durant’in degisen psikolojik yolculuguna taniklik etme zevkine eriseceksiniz.