Unutmamak ve unutulmamak için
Alman çocuk ve gençlik edebiyatinin yetkin kalemlerinden Andreas Steinhöfel’in imzasini tasiyan Gecen Gündüzüm Olsa, hafizasinin küçük oyunlarina direnmeye çalisan bir büyükbaba ile yüregi hasret duygusuyla dolup tasan torunu arasindaki iliskiye dair, mutluluk verici bir öykü.
Siirsel metni ve sicacik resimleriyle dokuz yas ve üzerindeki her yastan okurun kendinden bir seyler bulacagi bu duygu yüklü kitap, unutmak ve unutulmak kavramlari üzerine düsündürürken, sevgiyi olabilecek en naif sekilde anlatmayi basariyor.
Modern çagin ve degisen aile yapisinin yaslilari nasil huzurevi çikmazina yönlendirdigini elestiren Gecen Gündüzüm Olsa, büyükanne ve büyükbaba sevgisini yücelterek, onlarin yoklugunun çocuklarin ruhunda yarattigi burukluga deginiyor.
Dokuz yasindaki Max, sabah uyandiginda içinde büyük bir bosluk hisseder: huzurevinde yasayan büyükbabasinin eksikligidir bu. Kötü bir yerde degilse bile, onun çok uzagindadir. Üstelik hafizasi günden güne yitip gitmektedir. Max, yine özlem ve hasret duygulariyla bogustugu bir gün, deli cesaretine siginarak büyükbabasini kaçirmaya karar verir. Kirlara kostuklari o mutlu saatlerde, büyükbaba ve torunu Ay ile Günes’in sonsuz ve hafizasiz dansina taniklik ederler. Hem de birbirlerini ne kadar sevdiklerini asla unutmayacaklarindan emin olana kadar
Birini sevmek için mutlaka onu görmek gerekmedigini hatirlatan bu duygusal öykü, saf sevginin en büyük unutuslara bile karsi koyabilecegini gösteriyor.
Duyumsattigi hislerle kitapseverlerin kalbindeki sicakligi arttiran Gecen Gündüzüm Olsa, her gece görünmese de Ay’in hep orada oldugunu bilenlerin yolunu aydinlatiyor
"Hiçbir kalpte bunca hasrete yetecek kadar yer olamazdi..."
Güvenli Ödeme
Hızlı Teslimat
Kolay İade