Ayine

Türk klâsik edebiyatinin en yaygin nazim sekli olmak bakimindan her divanda yigm yigin örnegi bulunur gazellerin. Bir medeniyet birikiminin estetik boyutta kaynaklari arasinda sayilmak, iste o kesretin sonucudur. Beyitlerin asirlar boyunca birer sarraf titizligiyle islenmis dizeleri, aslinda bizim klâsik edebiyat maceramizin paradigmasini da yansitir biraz. Ve Osmanli gazelinin tarihi, biraz da Türkün tarihidir; orada Göktürklerden, Uygurlardan, Selçuklulardan süzülerek genlerimizde tasidigimiz bir kültür birikimi okunur çogu kez.Elinizdeki kitapçikta degisik sairlere ait on bes gazel ile iki berceste, yine o sairlerin zamanlarina ait arastirmalarla serh edilmeye çalisilmistir. Biz, anladigimizi yazdik ve elden geldigince objektif kalmaya çalistik. Okuyucu, belki de bizim hissettiklerimizi duyacak, bizim görmediklerimizi seyredecek o dizelerde. Öyle de olmalidir, diyoruz biz. Çünkü siir hakikatte bilgi edinmek yahut anlamak için degil, hissetmek içindir. Ezcümle, bu sayfanin devaminda size kadim zaman ustalarinin çaglarina has duyus, düsünüs ve ifade edislerini anlatabilmeyi istedik ve gazel yeniden dedik.