Türkokratia Avrupa'da Türk İmajı

Türkler, tarih sahnesine çiktiklari ilk zamanlardan itibaren farkli sifatlarla tanimlanmistir. Savasçi kimlikleri, mücadeleci ruhlari, teskilatçi yapilari ve süphesiz Müslüman oluslariyla Türkler, tarihçilerin en çok ilgilendikleri topluluklar arasindadir. Türklerin kim oldugunu anlama gayreti birçok farkli bakis açisini da beraberinde getirmistir. Dogu’daki Türk imajiyla Bati’daki Türk imaji bazen birbirine benzer, bazense birbirinden oldukça farklidir. Bu anlamda net ve kesin bir Türk imajini, Türklerin kim oldugunu ortaya koymak ciddi bir çaba gerektirmektedir.
Dr. Esra Özsüer, Atina’da yasadigi uzun yillarin tecrübesiyle Bati’nin daima pesine düstügü Türk kimdir? sorusuna cevaben gelistirdikleri sanal tarihin dehlizlerinde, gerçege ulasma gayretiyle esine az rastlanir bir çalisma ortaya koydu. Türkiye’de, Avrupa’da ve Yunanistan’da konuyla ilgili erisilebilen tüm yazili ve sözlü kaynaklardan faydalanilmasi neticesinde ortaya çikan Türkokratia, Türk ve Osmanli ifadeleriyle Türk ve Müslüman ifadelerinin birbirleriyle ne kadar iç içe geçtigini anlamlandirmasi açisindan da oldukça ilginç bir eser.
Tarihte Türk imajiyla baslayan kitap antik çagdan günümüze öteki ve kimlik kavramlarini da irdeliyor. Akabinde Bati’daki oryantalizmin pençesindeki Dogu imaji geliyor: Müslümanlar ve Türkler, felaket habercisi Türkler, Islam’in kilici Türkler, Korkunç Türk, Metaforik Türkler Kitaba ismini veren bölüm Türkokratia’da, Osmanli’nin uzun yillar hâkimiyetinde olan Yunanistan topraklarina, Yunan ulusunun dogusundan itibaren derin bir bakis atiyor. Son bölümle birlikte Yunan düsünce dünyasindaki Türk imaji nihayete ulasiyor.
Türkokratia, Türklerin kim olduguna dair ufuk açan, yeni arastirmalara dogru yönlendiren çok çarpici bir eser