Yasamlarini intiharla sonlandiran sair ve yazarlarin büyük çogunlugu yasamla uyum saglayamamis, var olani reddetmis “gizdökümcü” insanlardir. Yazdiklari genellikle direnis, uyumsuzluk, reddedis, çürüyüs vb. üzerinedir. Bunlari yalnizca yazmakla kalmayip yasamlarina da uygularlar ve her bir “gizdökümcü” sair ve yazar kendinden sonraki sair ve yazarin yasamini da etkiler. S. Plath ve N. Marmara da bunlara en tipik iki örnektir. Yasamlarinin benzerligi yaninda yazi ve siirlerindeki temel örgeler de neredeyse birbirinin aynidir. Benzerlik o denli somuttur ki, gerek siirlerinden gerek yazilarindan yapilan alintilarin altina imzalari konmadiginda hangi alinti hangisine ait ayirt edebilmek neredeyse olanaksizdir. Her ikisi de yasamin anlamsizligindan bunalmis, ölümsüzlügün pesine düsmüs ve bunu ölümü seçerek gerçeklestirmeye çalismis iki kisidir. Gerek S. Plath’in gerekse Nilgün Marmara’nin ölümünden sonra konuyla ilgili pek çok yazi yazildi, ancak elinizdeki kitap bu konuda bu denli kapsamli gerçeklestirilmis ilk çalismadir.
Güvenli Ödeme
Hızlı Teslimat
Kolay İade