Martılara Simit Atacaktık Hani

Çocukluk yillarini nese içinde geçirenlerden degil Irmak. Siradan bir çocukluk degil onunkisi. Kolay hiç degil. Erken yasta büyümek; anneyle babanin ayrilmis ve her ikisinin de yeniden evlenmis olmasi yetmezmis gibi, cezaevindeki baba hasretiyle de yasamak zorunda kaliyor. Annesi, ikinci babasi ve kardesiyle paylastigi hayat bu özlemin gölgesinde yasandigindan hep eksik kaliyor. Babasini beklemek, beklerken özlemek, özlerken düslemek zor; fakat sonrasinda yasayacaklarinin daha da zor olacagi kimin aklina gelir? Irmak’in tek dostu olarak gördügü güncesi “Berfin Ceren“le paylastigi duygularin, benzer sorunlari yasayan çocuklara yalniz olmadiklarini hatirlatmasini ve kendilerini daha rahat ifade etmelerinin önünü açmasini umuyoruz. (Tanitim Bülteninden)