Ayaktakımı Arasında

Rusya’da on dokuzuncu yüzyil sonlarinda patlak veren ekonomik kriz binlerce isçi ve köylüyü yasamlarini sürdürecek imkânlardan yoksun birakmisti. Gorki’nin krizin vahim sonuçlarinin hâlâ hissedildigi bir dönemde yazdigi Ayaktakimi Arasinda, hem sosyal hem de manevi açidan dibe vurmus insanlari konu edindigi yenilikçi oyunlarindan biridir. Yazar, Çehov piyeslerindeki çalkantisiz günlük yasamin rafine havasini bu oyuna aktarirken, farkli dünya görüslerinin çatismasini gözlemledigi gerçeklere dayandirir.Bir zamanlar amaçlari olan bu insanlari dibe dogru iten dünyanin gaddarligi ve adaletsizligidir. Ayaktakimini bizzat yaratan toplum, bununla yetinmemis; insanliktan çikardigi bu hayaletleri daha da dibe itmek, hatta yok etmek için elinden geleni ardina koymamistir. Insanlar arasindaki kardeslik, bireyin degeri ve en hakir insanda dahi içkin güzellikler unutulup gitmistir.