Arayışlar

Lou Andreas-Salomé bu yapitinda bir erkege kayitsiz sartsiz teslim olmakla, ondan bütünüyle bagimsizlasma arasinda gidip gelen bir kadinin hikâyesini anlatir. Bu iki uç nokta arasinda bocalama hali, yazarin kendi hayatinda da basa çikmak zorunda kaldigi bir meseledir. Artik Paris’te atölyesini kurmus ve kendini sanatina adamis bir ressam olan kahramani, yeniyetmelik döneminde çilginca âsik olmustur. Ancak daha sonra iliskisinin son bulmasiyla girdigi yolda, sanatini yasama mutlulugunun gençlik askina üstün gelmesiyle, kendini gerçeklestirme hedefine dogru sevkle ilerlemektedir. Benzer biçimde, yazarin kendi yeniyetmelik dönemine ve hatta yetiskin yasamina da bitmek tükenmek bilmeyen bir entelektüel merak yön vermis; duygusal tatmini bile entelektüel kaynaklarda aramistir. Bu novellanin kahramani da sonunda tipki yaraticisi gibi kendi benligini kesfedecek ve katlanmayi seçen kadinlarin kusaklar boyu olusturdugu zincire eklemlenmek yerine, potansiyelini hayata geçirerek özgürce, dolu dolu yasamayi seçecektir.