Tünel Korkusu, insanlik tarihinin son yüzyili içine sinsice yerlesmis, senin gibi ’küçükleri’ ezmeye ve çikisi olmayan bir tünele sokmaya ’Yeminli Yönetici’lere bir karsi durustur. Senin gökyüzünde ise, sayfalarla kanatlanis özgürlügün bir saygi uçusu...
Tünelden geçen trende vagon vagon siralanmis zamanin üzerine bir kabus gibi çöken savaslarin içinden kendi canini zor kurtaranlarin ve savas çikararak ’kendini kurtaran’larin öyküsü...
Imgelere estetiginde, sözcüklerle tarihin ortasinda yapilan bir dans bu bu roman. Ya da, sözcüklerin hovardaliginda satirlarin içine notali harflerle yazilmis dokuz sekizlik bir roman havasi, Tünel Korkusu..
Kitabin yazari, geçmisin içinde gizlenmis bir 6 Agustos günü, evrenin DÜS’ük bebegi olarak gözlerini açti. Evren, dünya denen agir yükü kaldirmaya çalisirken DÜS’ürmüstü onu. Kendiyle tanistigindan beri bir tünelin içinde.. Ve DÜS’man, düsleriyle oynadigi oyunu bozan herkese...
Ya sen?..
Sen de bugün bir tünel karanligi içindesin. Korkman çok dogal; çünkü karanliga alissa da gözlerin, sen isigi göremedikçe yüregini daraltan en büyük korkudur tünel korkusu...
(Arka Kapak)
Güvenli Ödeme
Hızlı Teslimat
Kolay İade