Şikeste

“Bir bireye ölecegi söylenebilir, o da bu gerçegi kabullenir; çünkü ait oldugu tür, yasamaya devam edecektir. Çocuklari saçma sapan ve gelisigüzel bir biçimde ölecektir belki ama türü yasamaya devam edecektir. Fakat koskoca bir türün, büyük bir irkin yok olmasi veya çarpici ölçüde degismesi… Hayir, bu kavranamaz; en derin benlik bile, tamamen köklü bir degisiklik geçirmeden bu gerçegi kabul edemez.”


2007 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Ingiliz yazar Doris Lessing’in bilimkurgu türünde yazdigi, her biri bagimsiz olarak okunabilen bes ciltlik Argos’taki Kanopus Arsivleri Delidolu Yayinlari etiketiyle kitapseverlerle bulusuyor. Serinin ilk halkasi olan Sikeste, Kanopus adli güçlü ve ileri bir galaktik imparatorlugun uzayli elçilerinin Sikeste gezegenine, yani Dünya’ya yaptiklari ziyaretlerden aktardiklari raporlardan olusuyor.

Sikeste gezegeninde organik yasamin dogusundan insanin ortaya çikisina kadar tüm süreci gözlemleyen ve müdahalelerde bulunan elçiler, gezegeni, Puttiora adli dejenere bir imparatorlugun Sammat adli kötü niyetli gezegeninden korumaya çalisirlar. Böylece Sikeste, Kanopus ve Sammat’in, iyiyle kötünün mücadelesinin bir arenasina dönüsür…

Lessing’e özgü politik taslamalar da içeren Sikeste’de, evrimden dinler tarihine, büyük savaslardan büyük kitliklara, dünya tarihi mercek altina aliniyor.

Her yönüyle bilimkurgu türünün kilometre taslarindan biri sayilan bu çarpici kitap, ayni zamanda insanligin yakin geçmisine ve gelecegine karamsar ama bir o kadar da öngörülü bir bakis sunuyor.

Niran Elçi tarafindan Türkçelestirilen bu basyapit, çagimizin en önemli yazarlarindan Doris Lessing’in gezegenimize ve insanliga dair bir çigligi.