- -20%

Türk edebiyatının büyük ustalarının çevirdiği Simenon romanlarından oluşan dizinin üçüncü kitabı 1952 tarihli La mort de Belle, Türkçeye Bilge Karasu tarafından Bella’nın Ölümü adıyla 1981 yılında kazandırıldı.Simenon’un Amerika yıllarında kaleme aldığı roman, yazarın sürekli olarak işlediği orta sınıf yaşam biçimi izleğini bu kez Amerikan orta sınıfına kaydırarak ele alır. Orta sınıfa mensup birinin, masumiyetini ispat etmek için ortaya koyduğu performansa odaklanan roman, giderek bir simgeye dönüşen Bella’nın ölümüyle birlikte, orta sınıfa özgü ahlak yapısının nasıl çürümeye yüz tuttuğunu, ilişkilerin nasıl bir yabancılaşmayla çerçevelendiğini, sınıfsal bileşenlerin nasıl da kolayca eriyebileceğini büyük bir ustalıkla dile getirir.Nabokov anlatılarının tekinsizliğini, kara roman özelliklerini, Hitchcock filmlerinin gerilimini barındıran Bella’nın Ölümü’nün kahramanı Spencer, durumunu başkalarının gözünden görmeye, kendine onların baktığı yerden bakmaya başladıkça, neyle suçlandığını bilmeden düştüğü mahkemede kendini savunmak zorunda kalan Joseph K.’ya benzemeye başlar, ötekilerin bakışı altında kendi imgesinin farklılaşmaya başladığını hisseder, masumiyetini kanıtlama çabası, yavaş yavaş varoluşsal bir sorgulamaya dönüşür.
Güvenli Ödeme
Hızlı Teslimat
Kolay İade