Yil 2020. Ölümcül bir virüsün Belçika'da ortaya çikip kisa sürede tüm Avrupa'ya yayilmasindan dört sene sonra. Tüm yetiskinlerin öldügü, geriye sadece çocuklarin kaldigi hayalet cografyalar. Bastan sona felakete sürüklenmis Sicilya’da hayatta kalma mücadelesi veren on üç yasinda, inatçi ve gözüpek bir kiz ile küçük erkek kardesi. Yanmis tarlalarin, gizemli ormanlarin, harabeye dönmüs alisveris merkezlerinin, terk edilmis sehirlerin ve hayatta kalabilen vahsi topluluklarin arasinda Anna’ya yol gösteren tek sey, annesinin ölüm dösegindeyken çocuklarina hazirladigi kurallar defteridir. Ne var ki Anna, geçmise ait bu kurallarin zamanla ise yaramadigini fark eder. Tek çare, yeni kurallar koymaktir...
Çagdas Italyan edebiyatinin usta kalemi Niccolò Ammaniti, bizleri belleklerden silinmeyecek, tekinsiz bir post-apokaliptik dünyanin içine firlatirken, güçlü Anna karakteri üzerinden karanligin içindeki isigi da görünür kiliyor. Belirsizlikleri, endiseleri ve yasamin kontrol altina alinamayan gücünü ortaya çikarmak için çapini her defasinda daha da genisleten bir isik bu:
Yasam bize ait degildir, sadece içimizden geçip gider. (...) Geriye dönüp bakmadan yola devam etmek gerekir, çünkü içimizdeki yasam enerjisini kontrol etmemiz olanaksizdir, hayal kirikligina ugramis, kör ya da sakat kalmis olsak da yasamimizi zorlastiran her türlü olumsuzluga ragmen beslenmeye, uyumaya, yüzmeye devam ederiz.
Güvenli Ödeme
Hızlı Teslimat
Kolay İade