Anlatilarina mesken olarak memleketinin kirsal bölgelerini seçen Isviçreli yazar Jeremias Gotthelf en taninmis eseri olan Kara Örümcek’te yasamin ne simdiden ne de güzellikten ibaret oldugunu dehset vurgusuyla ve bir daha unutulmayacak biçimde hatirlatir.
Yazarina Almancanin büyük yazarlarindan biri olma onurunu bahseden Kara Örümcek seytanla anlasma kurgusunu destansi bir sekilde kullanarak erken on dokuzuncu yüzyil tuhaf kurgulari arasinda kendisine saglam bir yer edinmistir. 
Bir vaftiz töreninde bulusan davetliler, büyükbabanin anlattigi tatsiz ama ibretlik hikâyeyle geçmisin karanlik ve korkunç yüküne ortak olurlar. Açliktan ölmek üzere olan köylülerin derebeyin zulmünden kurtulmak için daha büyük bir kötüye basvurmalariyla bütün köyün üzerine kirilmasi zor bir lanet döngüsü çökmüstür. Seytani hayatlarindan kovmak ve refaha ermek için tek seçenekleri yine Tanri’ya siginmaktir fakat bu da zorlu ve hata kaldirmaz bir yolu takip etmeyi gerektirir. En büyük bedeli yine masumlar ödemek zorunda kalacaktir.
Kötülükten mi korkmali, Tanri’dan mi?
“Dünya edebiyatinda daha fazla takdir ettigim bir eser yoktur.”
- Thomas Mann
            
            
                                                         
                                     
            
                          Güvenli Ödeme
                     
            
            
                                                         
                                     
            
                          Hızlı Teslimat
                     
            
            
                                                         
                                     
            
                          Kolay İade