Mimoslar

Siirlerinden Dor kökenli oldugu anlasilan Herodas (IÖ III. yüzyil), Misir krali Ptolemaios Philadelphos’un Iskenderiye’sinde yasamistir ve sair Kallimakhos ile Theokritos’un çagdasidir. Herodas’in günümüz okuruna ulasmasi, 1889 yilinda Misir’da yapilan bir kazida bir papirüs rulosunun bulunmasiyla olmustur. 1891 yilinda F. G. Kenyon, British Museum’ca satin alinan bu papirüs rulosunu yayimlayinca Herodas’in siirleri yüzlerce yil sonra gün isigina çikmistir. Herodas, gülünç olaylarin taklit edildigi bir drama türü olan mimoslar yazmistir. Çogu kez iki ya da üç kisilik küçük dramatik sahnelerden olusan bu mimoslarda günlük yasamdan seçilen kisiler yer almaktadir. Herodas seçtigi bu kisileri siradan tasalari, eglenceleri, küçük tutkulari ve bosbogazliklariyla yasamlarinin günlük akisi içinde gösterir. Derin karakter incelemelerine ya da ahlaksiz analizlere yer vermedigi siirleri son derece gerçekçi bir gözlem niteligine sahiptir. Sair Hipponaks tarafindan gelistirilen ve bu gerçekçi ifade tarzini oldukça iyi yansitan kholiambos vezniyle kaleme aldigi, yalin ve nesnel tasvirlerle ördügü, halk dilinden aldigi sözcüklerle, deyim ve atasözleriyle bezedigi siirlerinde erdemleri ve kusurlariyla toplumu oldugu gibi yansitir. Bu bakimdan Herodas’in Mimoslar’i bir dönemin günlük yasamina ayna tutan önemli bir eserdir.