Hikayeler, onlara…
Sevgiden hep alacakli çikanlar. Esya satarak geçinen soylu, hüzünlü zenginler. Otelleri seven, otellerden hayat çikaran dullar. Adi bile yoksul anlamina gelen issizler. Üveyler, her yerde egreti duran, dürüst, çocuk gönüllü yabancilar. Baskalari adina da utanabilenler. Her zaman, az biraz yakin olanlar ihanete. Önünde biri egilecek diye ayakkabi boyatmayan, IETT’den emekli haci amcalar. Gazetelerin sadece üçüncü sayfalarinda gördüklerimiz. Ölecegini ögrenip uzun yolculuklar kuranlar. Misafire kahve ile likör ikram etmekten vazgeçmeyenler. Geçmisin pesine düsmüs dalginlar. Güneydogu’da savasmis, hiç tanimadigi birilerini öldürmek zorunda kalmis askerler.
Hikayeler, onlara…
Pavyona hiç gitmemis halk çocuklarina. Bir ayagi fasizmde, anlami kapi disari etmis, zar atma delisi olmus “büyük” sairlere.
12 Eylül 1980’in devrimcileri, o güzel insanlara, hayati yakilip yikilanlara.
Hikayeler; ipini kendi çekenlere, en çok da onlara.
Belki de hikâyelerimi hiç okumayacak olanlara.
Güvenli Ödeme
Hızlı Teslimat
Kolay İade