Türk kültür tarihinin olusumu ve gelisimine dair yepyeni bir bakis ilk kez Hilmi Ziya Ülken’in yorumlariyla gündeme geldi.
Anadolu kültürünün kaynaklarina indigi bu çalismasinda Ülken, Orta Asya’dan Anadolu’ya Iran üzerinden geçen ve yerlesen Türk boylarinin, Türkmen obalarinin bu yeni yurtlarinda binlerce yillik kültür degerlerinden sagladiklari zengin özleri birlestirip nasil yeni bir öz, yeni bir kimlik yarattiklarini irdeledi ve bu yeni özün, yeni kimligin niteliklerini arastirdi.
Mevlâna, Haci Bektas Veli Ahi Evran, Gülsehrî, Âsik Pasa Sadreddin Konevî, Davud Kayserî, Molla Fenarî Geyikli Baba, Barak Baba, Sari Saltuk vd. Anadolu düsüncesine ruhunu, irfanini veren, onu mayalayan Anadolu bilgelik denizinin erenleri, abdallari, gazileri üzerinden inançlar, gelenekler, örf ve âdetlerdeki eski kültürlerin izlerini arayan Ülken, 50 yildan fazla süren çalismalarinda bir cümlede özetledigi su düsüncesini derinlemesine isledi ve yazilarinda ortaya koydu:
Anadolu’ya yerlesen Türkler buraya kendi geleneklerini getirdiler, bunlari Islâm dinî kurallari, medrese ve tekkenin verdigi Arap ve Fars kültürü unsurlari, yerli Anadolu kültürü izleriyle birlestirdiler. Bu sentezden Anadolu Türk kültürü dogdu.
Güvenli Ödeme
Hızlı Teslimat
Kolay İade