Yüzyılın Kitabı

Osmanli’nin 1880’lerdeki, Cumhuriyet’in 1950’lerdeki “bagimliligini” bilmeden, Atatürk’ün “tam bagimsizlik” mücadelesi kavranamaz. 1876 ve 1924 anayasalarini bilmeden bugünkü Baskanlik Anayasasi’nin Türkiye’yi nereye götürecegi kestirilemez. Osmanli’da dinsel hukuku, Mecelle’yi ve 1917 Aile Kanunnamesi’ni bilmeden bugünkü “müftülük nikâhi”nin amaci bilinemez. I. Dünya Savasi’ni, Izmir’in isgalini, Atatürk’ün Anadolu’ya geçisini, Amasya Genelgesi’ni, Sivas Kongresi’ni, TBMM’nin açilmasini, Sakarya Savasi’ni, Büyük Taarruz’u, Anadolu’daki Yunan zulmünü, Izmir’in ve Istanbul’un kurtulusunu bilmeden; Vahdettin’i, Damat Ferit’i, Rifat Börekçi’yi, Abdurrahman Kâmil Efendi’yi tanimadan Milli Mücadele anlasilamaz. Said-i Nursi’yi tanimadan FETÖ anlasilamaz. Misuri Zirhlisi’ni, Kore Savasi’ni, NATO’ya üyeligi, 6. Filo’yu, Kanli Pazar’i bilmeden Türkiye’de “Amerikancilik” bilinemez. Lozan’in önemini kavramak için sadece Lozan’i bilmek yetmez, önce Sevr’i bilmek gerekir; o da yetmez, 1950’lerde ABD ile imzalanan ikili antlasmalari bilmek gerekir. Atatürk’ün önemini kavramak için sadece Atatürk’ü tanimak yetmez, Atatürk’ten önceki ve sonraki asker-sivil liderleri; II. Abdülhamit’i, Enver Pasa’yi, Vahdettin’i, Ismet Inönü’yü, Adnan Menderes’i de az çok tanimak gerekir. Atatürk’ü tanimak için Anatürk’ü, Zübeyde Hanim’i tanimak gerekir.
Iste “Yüzyilin Kitabi ”nda bunlar ve daha fazlasi var.
“Yüzyilin Kitabi ”, bugün yasadigimiz güncel olaylarin, 1860’lardan 1960’lara uzanan tarihsel arka planlarini anlatiyor, böylece tarihle bugüne isik tutuyor.
“Yüzyilin Kitabi ”ni okuyunca karsiniza “Yüzyilin Lideri ”, yani Atatürk çikiyor.