Hititlerde Ritüel Ve Büyü

Ritüeller, gündelik yasamin siradanligi içinde kutsalin dünyasina açilan, onunla iletisim kurmayi saglayan anlam kapilaridir. Her ritüel kendi diliyle konusur ve sembollerle vücut bulan bu dil, onu üreten topluma özgüdür. Bu yüzden, bir toplumun ritüellerini incelemek, ayni zamanda o toplumun kozmolojisine adim atmak demektir. Ritüeller katilimcilarini, inancin eyleme dökülerek somutlastigi ve her seyin yüksek bir anlamla yüklü oldugu kutsal bir zamana ve mekâna götürür. Yaklasik 3600 yil önce Anadolu topraklarinda yasamis olan Hititler için de ritüeller, sevinç ve felaketlerle yasanan hayati anlamlandirmanin ve tüm bunlara çareler bulmanin yolu sayilmistir. Gündelik yasama dair pek çok malzemenin büyüyle harmanlanarak kullanildigi bu uygulamalar, Hitit toplumunu anlamada adeta bir veri deposudur. Sevgül Çilingir Cesur’un yeni bulgular isiginda güncel literatürü boydan boya tarayarak katettigi bu titiz çalisma, ritüelin toplumsal yasamdaki anlamini sorgulayan teorilerden yola çikarak Anadolu’nun 3600 yil öncesine uzaniyor. Hititlerde Ritüel ve Büyü, okurlarini, Hitit inanç ve yasam dünyasini semboller, büyüler ve ritüeller üzerinden yorumlayarak anlamaya davet ediyor.