Tapduk Emre Yunus Emrenin Mürşidi

Yûnus’un, “Ask sultâni Tapduk durur Yûnus gedâ bu kapida” dizesiyle tanittigi Tapduk Emre, sahilsiz ummânlardan biridir.Bu eserde elimizde kalan üç bes satirlik bilgiyle onun izine düstük. Izinin tozuna yüz sürmek için…

Tapduk Emre XIII. asirda Anadolu’nun kalbinde, Nallihan’in “Emrem Sultan” köyünde yasamis bir ahî babasi, bir ask ve gönül adami, Hak dostu bir erendir. Onun bugüne kadar menâkipnâmelerdeki bilgiler içinde gizlenip kalmis birkaç satirlik hayat hikâyesi elinizdeki bu eserle biraz daha aralanmaktadir.

Tapduk Emre tarihte yetistirmis oldugumuz önemli sahsiyetlerden biridir. Önemlidir, zira ask ve gönül dilimiz olan Yûnus Emre onun manâsindan ve gönül iklîminden dogmustur. Nitekim Yûnus Emre kendisini yetistiren bu yüce gönüllü eren için “Yûnus bir dogan idi kondu Tapduk koluna/Ava sikâra geldi bu yuva kusu degil” demistir.

Bu eserde ilk defa görüp okuyacaginiz bazi arsiv belgeleri Tapduk Emre Hazretlerinin Nallihan’da yasadigini, burada medfûn oldugunu, Anadolu, Rumeli ve Yukariillerde bazi beldelere ziyaretlerde bulundugunu, dervislerinin Azerbaycan’dan Balkanlara, özellikle Varna’ya kadar gittigini alenîlestirmektedir.

Nihâyet ilâhî sevgi ve bilginin kaynaklarindan biri olan Tapduk Emre’yi anlamak ve tanimak demek, gelecekte yeni Yûnus Emrelerin yetismesini saglamak demektir.