“Istanbul’daki büyüleyici güzellikteki köskün bahçesinde, polisler ve beyaz tulumlarini giymeye hazirlanan bes-alti kisilik bir Olay Yeri Inceleme Ekibi vardi. Içeri giren bu insanlar ceset görmeye alisikti, ama böylesine bir manzarayla ilk kez karsilasiyorlardi. Görünüse bakilirsa siçanlar adami yemis, kafasinda sadece beyaz saçlari ve artik olmayan yüzünün ortasinda takma disleri kalmisti. Maktulün bedeninde et namina neredeyse hiçbir sey yoktu. Kemikleri de saga sola dagilmis, onlari kemirirken ölen siçanlarin altinda kalmisti.”
Kirk kisilik ögrenci kafilesi, havaalaninda toplanmaya baslamisti. Kafilenin baskani ise okulun sevgili hocasi Levent Sef’ti. Okulun düzenledigi Baharat Gezisi’ne baskanlik yapmasi, hem ziyaret edilecek sehir olan Adana’da büyümesinden hem de kendi alaninda sahip oldugu akademik bilgilerden kaynaklaniyordu. Tabii “Baskan”in ayak islerini yapacak köleleri de vardi: Ögrencilerinden Ali ve Ela, bir de idarede çalisan Gizem.
Gerçi kime ne isterse yaptiracak gücü vardi, o ayri…
Bir katilin masum bir okul gezisinde ortaya çikma ihtimali nedir? Milyonda bir mi? Yoksa vahsetin solugunun siniri yok mu?
Güvenli Ödeme
Hızlı Teslimat
Kolay İade