Tembellik Hakkı

Çalismanin, bize dayatildigi kadar dogal ve ezeli bir yeti olmadigini anlatan, yüzyillar asarak günümüze ulasabilmis bu küçük kitapçik için Paul Lafargue’a tesekkür borçluyuz. Tembellik Hakki, bir aylaklik çagrisi degil, vahsi kapitalizmin kadin, erkek, çocuk demeden herkesi mecbur kildigi çalisma mevhumuna, yaraticilik yitimine bir itirazdir. Ücretli kölelik düzenini tümüyle reddetmek yerine insanca çalisma talebini en basa yazarak bos vakit hakkindan vazgeçen isçilere, bu düzeni degistirilemez sayarak içinde debelenen hepimize, yaklasik yüz elli yillik güçlü bir sövgü ve yergidir.

Özgün bir Marksist olan Lafargue, kendi tarihsel düsüncesini Proudhoncu görüsler ve Paris Komünü’nün etkileriyle harmanlayarak çalisma-tüketme-uyuma cehennemi döngüsünü parçalamaya vurgu yapar. 19. yüzyilin kolektif zihniyet yapilarinin analizini ve entelektüel monografisini sunarken, hedefinde bu çalisma askinin esas kaynagi; din adamlari, ekonomist ve ahlakçilar vardir. Gerçek yasamin, bir azinligi zenginlestirmeye devam etmek için çalismak ve tüketmek arasinda yitip gittigi gerçegini görmek isteyenlere...