Eğitim Sosyolojisi

Durkheim, “Sosyolojik Yöntemin Kurallari” adli yapitinda “toplumsal fenomenlerin bireylerin disinda oldugu “ önermesini ileri sürdügünden bu yana 100 yildan fazla zaman geçti. Sosyolojinin bugün geldigi asamaya bakildiginda bu önermeyi tam olarak ne reddetmek ne de kabul etmek olanakli görünmemektedir.

Birey, toplumsal fenomenlerin hem içinde hem de disindadir. Böyle söylendiginde toplumsal olgu ve olaylar içinden çikilmaz bir hâl mi alir, yoksa karmasikligina vurgu mu yapilmis olur, dogrusu çok emin degilim. Belki öyle, belki degil.. Su bir gerçek ki, insan anlasildikça, bilindikçe; toplumsalin ne’ligi de hep dönüsüp, degisecektir.

Önce bilinirligin sinirlari, sonra da anlasilabilirligin sinirlari bir daralip, bir genisleyecektir. Öyle görünüyor ki, insan var oldukça bu döngü de hep var olmaya devam edecektir.

Sosyoloji için yapilan bu betim, egitim sosyolojisi için de yapilabilir mi? Hem evet, hem hayir!! Evet ya da hayir’in anlami kitabin satir aralarinda gizli, gizlendigi için degil, biri gizledigi için de degil, dogasinin tanimlanabilirligi ya da tanimlanamazligi bu sonucu kendiliginden doguruyor sanirim, bir bak bakalim görebilecek misin!