Türkler

Wilhelm Radloff’a kadar Türk dili ve genellikle Türklükle ilgili arastirmalar, ancak o zamana kadar bilinen sinirli sayida eserlere dayanilarak yürütüldügünden, Türk dili, tarihi ve sanati konusundaki düsüncelerin çogu kuram çerçevesini asamamakta idi. Orhon yazitlari daha okunamamis, Dogu Türkistan’daki zengin Uygur dili ve kültürü malzemesi ortaya çikarilarak incelenememis, Kâsgarli Mahmut’un Divanü Lûgat-it-Türk’ü bulunamamisti. Bundan baska, bilginlerin, XIX. yüzyilda Türk dünyasinin genel durumu, boylarin lehçe özellikleri, sayilari, dagilislari vb. konusunda açik bilgileri yoktu, bu bakimlardan da yerinde ve toplu arastirma ve derlemeler yapilamamisti. Yerinde arastirma yapan Finlandiyali M. A. Castren (1813-1852, Sibirya), Macar H. Vambery (1832-1913, Anadolu, Iran, Türkistan) vb. gibi bazi büyük gezgin Türkologlar ortaya çikmakla birlikte, bunlarin arastirmalari da yöresel kalmistir. Iste bütün bu noksanliklar içinde Wilhelm Radloff, bütün “Türkoloji” alaninda dönem açan bir dev bilim adami olarak sivrilmektedir.