"Schami hem ask romanlarinin hem de toplumsal gerçekçi romanlarin motiflerini bir arada kullanarak, rengârenk bir hat eseri kadar büyüleyici ve egzotik bir anlati yaratmis."
—Neue Zürcher Zeitung
Bir dedikodu, Sam’da hizla yayilmaktadir: Meshur hattat Hamid Farsi’nin güzeller güzeli karisi Nura kaçmistir. 1957 yilinin Sam’inda görülmedik bir olaydir bu. Kimileri Nura’nin insani kiskançliktan çatlatacak türden bir hayati ardinda birakip gittigini, kimileriyse kocasinin düsmanlari tarafindan kaçirildigini dillendirmektedir.
Çocuklugundan beri hat dehasi olarak görülen Farsi, Arap yazisini radikal bir sekilde islah edip modern çaga uygun hale getirme planlarina odaklanmistir. Gözünü öyle bir hirs bürümüstür ki bu projesinin, yobazlar tarafindan seytan isi olarak algilandigini ve kendi hayatini tehlikeye attigini göremedigi gibi, onun bu arzusundan bihaber, sadece soguk ve mesafeli yüzüyle muhatap olan karisi Nura ile çiragi Salman arasinda tutkulu bir askin filizlendigini de fark edemez.
Rafik Schami, Müslüman bir kadin ile Hiristiyan bir erkegin askini romanin odagina alirken, çocukluklarindan beri bu iki âsigin hayatlarina temas etmis, iyisiyle kötüsüyle tüm karakterlerin yasamlarini da zengin detaylarla öykülestiriyor ve çizdigi bu incelikli portrede, tüm kokulari, lezzetleri, dolambaçli sokaklari, gelenek ve görenekleriyle Suriye’nin tarihsel ve çagdas gerçeklerini gözler önüne seriyor.
Güvenli Ödeme
Hızlı Teslimat
Kolay İade