Bin Ömrüm Olsa

Bu hayata bin defa gelsem,
bin defasinda da tek askim yine sen olurdun

Tess Gregory basarili bir bilim insani olsa da kalbinin bir kösesinde hep aile kurmak ve çocuk sahibi olmak vardir. Ne yazik ki bu hayalini bir türlü gerçeklestirememistir. Küçük yasta geçirdigi hastalik yüzünden kulaklari duymayan Tess özgür ruhlu, hayat dolu bir kadindir ama ölüm onun için beklenenden çok daha erken kapiyi çalar... Fakat bu güçlü kadin gözlerini hayata kapattiginda ölümün bir son degil, yeni bir yasamin baslangici oldugu ortaya çikar; en azindan Tess için böyle olur.
On dokuzuncu yüzyilda yeniden hayata dönen Tess kendini yepyeni bir bedende, üç çocuk sahibi Amarylis Rafferty olarak bulur. Ve en önemlisi, artik duyabiliyordur. Yeni görünümü ve dünyasi karsisinda büyük bir sarsinti geçiren Tess kisa bir süre sonra yürek burkacak kadar talihsiz bir olayin yeni ailesini ve özellikle de kocasi Jack’i aci dolu bir hayata mahkûm ettigini fark eder. Yine de Tess, ona verilen bu yepyeni yasam sansini cennete dönüstürmenin bir yolunu bulmaya kararlidir

Hannah bu hikâyeyi samimiyetle, sefkatle ve canli detaylarla yaratmis. Karakterlerini, özellikle de karanlik geçmisine ragmen dimdik ayakta duran, inançlarina tutunan Tess karakterini sevmemek imkânsiz.
Publishers Weekly

Kristin Hannah’nin ask romanlari degerli mücevherlerden farksiz.
Romantic Times

Karakterlerinin ruh hallerini ve duygulari resmetmekte Hannah’nin üstüne yok.
The Washington Post Book World