Insanoglunun karsi karsiya bulundugu en temel insanî/varolussal filozofik sorun, varligina ya da varliga anlam bulma, onu anlamlandirma sorunudur. Bu baglamda, insanlik tarihi sürecinde bu temel soruna yanit ve çözüm arama çerçevesinde, üzerinde yogunlasilmis ve büyük oranda uzlasmaya varilmis ya da ulasilan benzer sonuç görünümündeki bir yöntem olarak, “kendini bilme” kadîm yönteminden söz edilebilir. Buna göre; varligin anlamina, insanin varligini anlamlandirmasina ya da gerçek varliga ancak yine insanin kendini bilmesi böylece bir yol, bir yöntem oldugu gibi; aslinda ayni zamanda ulasilacak amaç ve sonuçla da ilintili görünmektedir. Bir baska anlatimla, insan, varligi anlamlandirmak için kendini bilmek zorundadir ve ayni zamanda, insan, kendini bildiginde ya da kendini bilmekle birlikte varligin anlamini, gerçek varligi da bilmis olmaktadir.
…Varolusumuzun nihaî gayesi; Rabb’i bilip anlamak, O’nun çagrisina karsilik vermektir. Bu nihaî gayenin gerçeklestirilmesi için, insanin, kendini bilmesi gerekir. Kendini bilmenin yolu’nun temel yöntemi ise ‘farkinda olmak’tir. Farkinda olmak için; içeride ve disarida olup bitenin, oldugu gibi ve maddî ya da manevî hiçbir müdahalede bulunmaksizin izlenip bilinmesi ve taninmasi yönünde kavrayis ve yegleme mevcut olmalidir. Bir diger ifadeyle; yapilmasi gereken tek sey, kendisi araciligiyla yolu kavrayacagimiz bilgi isiginda hakikate taniklik ederek teslimiyet göstermektir. Sonrasi artik yol ve yolculuk’tur.
Güvenli Ödeme
Hızlı Teslimat
Kolay İade