Fransa’da ilk kez 1940’ta yayinlanan Hayir Diyen Felsefe, bilim felsefesinde büyük bir yenilenmeyi temsil eder. Bachelard bu büyük eserinde, ampirizm ile rasyonalizmi uzlastirmaya çalisir. Çünkü ampirizm anlasilmaya ihtiyaç duyar; rasyonalizm ise uygulanmaya: Ampirik bir yasa, akil yürütmenin temeline oturtularak kanitlanir; bir akil yürütme ise, deneyin temeline oturtularak yasalastirilir. Gaston Bachelard için “hayir” [non], önceki bilgiyi asmayi ve onu tamamlamayi simgeler. Bilim felsefesi genellikle birbirine zit iki asiriliga düser: Ya asiri felsefidir, yani genel prensiplere, a prioriye ve rasyonel degerlere asiri baglidir; ya da asiri bilimseldir, baska bir deyisle kendini belirli sonuçlarla, a posterioriyle ve deneysel degerlerle kisitlar. Bachelard’a göre, genel prensiplerin hangi kosullarda belirli sonuçlara yol açabilecegini –ya da bunun tersini– gösteren yeni bir bilim felsefesine ihtiyacimiz vardir.
“Günümüzde bilimsel düsünceyi canlandiran çifte devinim felsefi olarak dile getirilebilseydi, a priori ile a posteriori almasikliginin zorunlu oldugu, ampirizmle rasyonalizmin bilimsel düsünce içinde, birbirlerine zevk ve aciyi birlestiren bag kadar güçlü ve tuhaf bir bagla bagli olduklari fark edilecekti. Gerçekten de, bunlardan biri ötekine hak vererek basariya ulasir: Ampirizmin anlasilmaya ihtiyaci vardir, rasyonalizmin de uygulanmaya.”
Güvenli Ödeme
Hızlı Teslimat
Kolay İade