Spinoza Hukukçuya Ne Söyler

Spinoza hukukçuya ne söyler? Hukuk literatürüne göz atilirsa, birkaç istisna hariç, yukaridaki sorunun cevabi bellidir: Hiçbir sey! Yine de biraz gayretle literatürdeki boslugun gerçek bir yoklugu karsilamadigi ve Spinoza felsefesinin hukuk kuraminda önemli bir yeri, daha dogrusu yerleri oldugu görülebilir. Buna karsilik, felsefeciler de çogunlukla hukuk konusunda tabii hukukçu bir yol izlerken hukuk kuramcilarina pek ilgi göstermezler. Oysa hukuk kurami hukuk hakkinda idealist yaklasimlar ya da ezberlerden kurtarirken, Spinoza-hukuk iliskisinin de saglam bir temele oturmasini saglayabilir.

Bu derleme, hukuk kurami, felsefe ve siyaset bilimi açisindan Spinoza’nin gözardi edilemeyecek önemini vurgulamayi amaçliyor: Bilgeler, hükümdarlar ve siyasi realizm, idam cezasi, ifade özgürlügü, iletisim hakki, göç sorunu, kendi kaderini tayin hakki, ütopyalar, Machiavelli, Vitoria, Suárez, Hobbes, Kant ve Kelsen’le Spinoza arasindaki düsünsel baglar Paolo Cristofolini’nin, Manfred Walther’in, Otto Pfersmann’in, Marcela Rosales’in ve Cemal Bâli Akal’in makalelerinde ele aliniyor.