Bu kitap Celâl Üster’in çeviri alanındaki emeklerini
alkışlamak için hazırlandı. Yalnız çeviri değil; Celâl Üster yayıncılığa ve
gazeteciliğe değer kattı, kültür dünyamızı zenginleştirdi, Türkçeyi
taçlandırdı.
Kimi zaman çevirmenler olmasaydi ne yapardik, diye düsünürüm.
Birakin yanitlamayi, soruyu sormak bile korkunç.
Evrensel kültürün, çevirmen diye adlandirilan bu karincalarina,
arilarina neler borçluyuz?
Benim yanitim tek sözcük: her seyimi.
Ferit Edgü
Bu kitap Celâl Üster’in çeviri alanindaki emeklerini alkislamak için hazirlandi. Yalniz çeviri degil; Celâl Üster yayinciliga ve gazetecilige deger katti, kültür dünyamizi zenginlestirdi, Türkçeyi taçlandirdi.
Kitapta birbirinden kiymetli yazilar ve görsel çalismalarin yani sira, Üster’le yapilmis genis bir söylesi de yer aliyor.
“Dogru dürüst ilk çevirim 1960’larin sonlarinda Memet Fuat’in Yeni Dergi’sinde yayimlandi: Meksikali yazar Juan Rulfo’nun ‘Bize Toprak Verdiler’ adli kisa öyküsü. Bu öykünün dergide yayimlandigi gün, Sinematek’in filmlerinin gösterildigi Bomonti’deki Kervan Sinemasi’ndaydim. Disarida, kapinin önünde sigara içiyorduk. Merdivenlerin basinda Nedim Gürsel göründü ve elindeki dergiyi sallayarak, ‘Çevirin çikti! Çevirin çikti!’ diye bagirdi. Dünyalar benim oldu. O aksam bunu kutlarken, rakidan çok, ilk çevirimin Yeni Dergi’deki basili sayfalariydi beni sarhos eden. O sayiyi günlerce yanimda tasimistim.”
Güvenli Ödeme
Hızlı Teslimat
Kolay İade