Anadolu Korku Öyküleri III – Yilgayak, serinin yepyeni, genç ve güçlü kalemlerle biraraya geldigi, etkileyici bir antoloji. Ilk kitabin yayimlanmasinin ardindan geçen sürede ana fikri ayni kalsa da hem dünyada hem de ülkemizdeki korku kültürünün degisimleri bu yeni kitabin öykülerinin üretilmesinde en etkili rolü oynadi.
Anadolu topraklarina baktigimizda açikça görünen ilk sey, dünya uluslarina –birkaç istisna disinda- nasip olmamis, binlerce yil geriye dogru izini sürebilecegimiz medeniyet tarihimizdir. Iste bu topraklarda yogrulmus, köklü bir kültürel yapi ve iç içe geçmis sosyal zenginligi barindiran bu öyküler, belki de asla açiklanamayacak kadim korkulari beraberinde getiriyor.
Türk mitolojisi, Erligin Kizlari, Cemre ve Nevruz da bu kitapta, define pesinde kosup hirslarina yenilen, zeytin agaçlarinin ya da lanetli taslarin gazabina ugrayanlar da. Tekinsiz kasaba ve mezralarin, kimselerin dillendirmeye cesaret edemedigi karanlik sirlari, hayaletler, cadi neneler ve periler dolu masallari ile ayni anda; bilinmez ve kesfedilmemis canavarlarin da yuvasi olmus hikâyeler bunlar.
Her öykünün Anadolu'nun bambaska korkularina, önceden islenmemis yepyeni bakis açilariyla yanastigi, Anadolu Korku Öyküleri efsanesine kani kaynayarak eklenmis tüyler ürpertici bir kitap.
Güvenli Ödeme
Hızlı Teslimat
Kolay İade