Beyaz Diş

1904’te, Vahsetin Çagrisi için çok iyi elestiriler alan Jack London, yeni bir kitap yazma isine dört elle sarildi. Beyaz Dis adindaki bu kitap, birincisinin devami degil benzeriydi. Yazar, Beyaz Dis’te süreci tersine çevirmis, bir evcil köpegin uygarliktan uzaklasmasi ve vahsilesmesi yerine, yabani bir kurdun evrimini, uygarlasmasini anlatmisti. Toplumsal çevreye uyum, sadakat, vefa, sevgi ahlaki ve bütün güzellikler, erdemlerle kisilik gelisimi kitapta yer almis, Vahsetin Çagrisi’nin öncülügünde, bu yeni kitap basarinin doruguna erismisti.Beyaz Dis’in ana temasi natüralizm, yani canlilarin hayatina salt bilimsel yaklasim açisindan bakmaktir. Kitapta bu tez, insanin ve diger canli varliklarin, atalarindan kalitim yoluyla aldiklari mirasin ve yasadiklari çevrenin ürünü oldugu seklinde dile getirilir. Ikinci bir tema, ancak güçlü ve yeteneklilerin hayatta kalabilecegi tezi, yani dogal ayiklanmadir ve bu düsünce, Beyaz Dis karakterinde cisimlesir. Eserin tümünde, biyolojik ve toplumsal determinizm egemendir.